Translate

Ressam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ressam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

15 Haziran 2017 Perşembe

Uzun yıllar Milliyet gazetesinde çalışan Gazeteci, Ressam ve Karikatürist.

Bedri Koraman,
(1928-2015)
Gazeteci, Ressam ve Karikatürist.
 1928 yılında Samsun Bafra'da doğdu. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisinde eğitim gördü.  1945 yılından itibaren İstanbul, Babıali' de ressam ve karikatürcü olarak çalışmaya başladı. Çocuk Alemi, 41 Buçuk, Tef ve Taş gibi mizah dergilerinde çizdi. 1951 yılında Deve ve Gölge adlı mizah dergilerini çıkardı.  

1954 yılından itibaren Milliyet gazetesinde çalışmaya başladı. 1970 yılında Abdi İpekçi' nin isteğiyle, gazetenin birinci sayfasında, renkli karikatürler çizmeye başladı. 1978 yılının Kasım ayında uğradığı bir silahlı saldırıdan yara almadan kurtuldu. 


Milliyet, Güneş ve Sabah gazetelerinde de çalışan sanatçı siyasi karikatürlerinin bir kısmını içeren Siyaset Arenası adlı bir eser yayınladı. Bedri Koraman, ülke içinde ve dışında bir çok ödül kazandı. Karikatürcüler Derneği Genel Başkanlığı yaptı. 2015 yılında Muğla Bodrum'da öldü. 

20 Ağustos 2016 Cumartesi

XV. ve XVI. yüzyıllarda Anadoluda dokunan ve ünlü bir Alman ressamın adıyla anılan bir cins halı ...

Holbein,
Holbein halıları.
Alman ressam Hans Holbein’in adıyla anılır.
XV-XVI. yüzyıl Erken Osmanlı Devri Halıları’nda (Holbein Halıları)  zemin küçük karelere bölünerek karelerin içine yerleştirilen sekizgenler ve bunların arasındaki, kaydırılmış eksenler halinde düzenlenen, eşkenar dörtgen şekilli motiflerle karekteristike olmuştur. 

Uşak çevresinde dokundukları kabul edilen bu halılar yün malzemeyle ve Türk düğüm tekniğiyle dokunmuşlardır. İtalyan ressam Lorenzo Lotto’nun tablolarında rastlanılan desenlerle imal edilen halılar da Alman ressam Holbein adıyla anılmıştır. 

13 Mart 2015 Cuma

Türk modern resim sanatının renk, figür ve soyut üzerine çalışmaları ile tanınan kadın ressamı ...

Tiraje Dikmen,
Fatma Tiraje Dikmen,
Türk Kadın Ressamı (1925-2014),
Türk modern resim sanatının ülke sınırları ötesinde ün kazanmış temsilcilerinden olup renk, figür ve soyut üzerine çalışmaları ile tanınır.
1925 yılında İstanbul'da doğdu.1943-1948 yılları arasında İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi ve İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisinde resim çalışmalarını yürüttü. 1949 yılında Hukuk doktarısını yapmak üzere burslu Fransa, Paris’e gitti. 

Paris'te Güzel sanatlar üzerine çalışmalar yaptı. Daha ziyade figür olgusunu irdeleyen bir tarzda çalışmalarını yoğunlaştırdı. 1956 yılında, Ernst, Miro ve Arp’ın eserlerini düzenli olarak sergileyen Galerie Edouard Loeb sanat galerisinde ilk sergisini açtı. 1955-1960 yılları arasında renk olgusu üzerine yoğunlaşarak yağlıboya resim yapmaya başladı.

 
Bir çok sergi açan ve kendisini figür ve soyut üzerine çalışmalara veren sanatçı, 1980 yılında İstanbul,  Büyükada’ya yerleşti. 
1990 yıllarında ise göç temasını işledi. 2014 yılında yaşadığı Büyükada'da vefat etti.

4 Mart 2015 Çarşamba

1941'de doğan insan gerçeğini anlatımcı bir üslupla yansıttığı yapıtlarıyla tanınan kadın ressamımız ...

Nevhiz Tanyeli, (Edirne, 1941).
Ressam Nevhiz Tanyeli, 
İDGSA Yüksek Resim Bölümü'nü 1965 yılında bitirdi. 
Tüyap sanat fuarı yılın sanatçısı onur ödülünü aldı.  
Milli Reasürans Sanat Galerisi’nde açılan retrospektif sergisiyle 2003 yılı Sedat Simavi Görsel Sanatlar Ödülünü aldı.

1941 yılında Edirne'de doğdu. Hem akademisyen hem de ressam olarak bir çok eserler sundu. 1970 yılında sanatını Fransa, Paris'te aldığı eğitimle pekiştirdi. Ayrıca Neşet Günal, Cemal Tollu ve Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun öğrencisi olan ressam Ankara'da, Galeri Nev, ODTÜ gibi salonlarda bir çok sergiye katıldı.
03.03.2015

19 Ocak 2015 Pazartesi

1886-1927 yılları arasında yaşayan ve simgeci bir anlatımın egemen olduğu lirik yapıtlarıyla tanınan ressamımız...

Avni Lifij,
Hüseyin Avni Lifij (1886-1927), 

Çerkes asıllı Türk vatandaşı ressam. 
Ünlü lirik yapıtlarıyla tanınan simgeci bir anlatımla eserlerini sergileyen Çerkes asıllı Ressam Hüseyin Avni Lifij, 1886 yılında Samsun'un Ladik ilçesinde doğmuş ve 2 Haziran 1927 tarihinde  İstanbul'da vefat etmiştir. Sanatçının ailesi 1877 - 1878 yıllarında Osmanlı, Rus Savaşı sırasında Kafkasya'nın Kuban bölgesinden Türkiye'ye göç etmiştir.
  
Samsun'a yerleşen aile daha sonra Ladik ilçesinin Karaaptalsultan köyüne yerleşmiş ve sanatçı burada dünyaya gelmiştir.

20 Aralık 2014 Cumartesi

1899-1968 yılları arasında yaşayan ve yerel konuları kübist bir yaklaşımla işleyen ünlü Türk ressamı ...

Cemal Sait Tollu, (1899-1968).
Türk ressam.
Kübist bir anlayışla Anadolu’ya özgü konuları işleyen 1930 kuşağı Türk Ressamı. D grubunu kuran sanatçılardan birisidir.

İstanbul’da 19 Nisan 1899 tarihinde dünyaya geldi. Kalabalık bir ailenin çocuğu olan ressamın çocukluk yılları babasının işleri nedeniyle Diyarbakır ve Şam'da geçti. 1919 yılında İstanbul’da Sanayi-i Nefise Mektebine başladı ve o yıllarda İstanbul'un işgali nedeniyle bıraktı ve Ankara' da askeriyeye katıldı. Konya süvari alayında, süvari teğmen olarak 1923 yılına kadar orduda kaldı. 

Kurtuluş Savaşından sonra resim öğretmenliği yaptı. Daha Münih ve Paris'e gitti. 1931 yılında Avrupa’da ünlü ressam ve sanatçıların yanında çalıştı. Paris'ten dönüşünde Erzincan Askeri Ortaokulunda öğretmenliğe devam etti. İlk sergisini 1932 yılında Elazığ'da açtı. 
1933 yılında Nurullah Berk, Zeki Faik İzer, Elif Naci, Abidin Dino ve Zühtü Müridoğlu ile bir araya gelerek D Grubu sanatçı topluluğunu kurdular. Cemal Tollu, grubun bütün yurtiçi ve yurtdışı sergilerine katıldı. 1935 yılında Anadolu Medeniyetleri Müzesinde yöneticilik, 1937 yılında Devlet Güzel Sanatlar Akademisinde göreve başladı ve 1964 yılında emekli oldu. Cemal Tollu, 26 Temmuz 1968 tarihinde İstanbul’da hayatını yitirdi.

Eserleri: 
Alfabe okuyan Köylüler, Antalya’da Ağaçlı Bir Köşe, 
Bir Öğretmenin Portresi, 
Çanakkale Savaşı,  Çoban ve Tiftik Keçileri, 
Eti Fırtına Tanrısı ,  
Gri Gökyüzü, 
Harman, Hatay’da Portakal Bahçesi,  
Ilgın Ağacı, 
İki Ağaç,  
Kedili Çıplak, Kırmızı Elbiesli Çingene, Kır Kahvesi, Kışa Girerken,  
Koza Hanı, Koza Satan köylüler, Köylüler ve Koyunlar,
Manisa’nın Kurtuluşu, Manisa Yangını, Mevleviler,
Natürmortlu Bodrum, 

Oturan Çıplak,  
Pamuk Toplayanlar, Pancar Tarlası,  Pastırmacılar,  
Saçı Örgülü Kadın, Savarona,  Siyah Elbiesli Kadın,  
Tarlalar, Tepedeki Kasaba,  Tımar, Toprak Ana,   
Ürgüp’te Bağ Bozumu, 

14 Ağustos 2014 Perşembe

Resim yapımında kullanılan bir boya ...

Luna,
Resim yapımında kullanılan bir boya.
Akrilik, Resim yapımında kullanılan sentetik bir boya.


Lavi, Tek rengin tonlarıyla yapılan resim.
Leke, Boyanın bıraktığı iz.
Lokal, Bir cismin doğal rengi.
Füzen,  Resim yapmakta kullanılan kömür kalem.
Lekecilik de denilen soyut resim akımına Taşizm denir.
Çıplak vücut resmi, Nü.


Yağlı boya resim yapmak için gerekli malzemeler;
Yağlı boya çantası, Palet (boyalar, limon ya da ceviz ağacından yapılmış, bir kenarında baş parmağın geçeceği büyüklükte bir delik bulunan palet denen düz bir levha üzerine dizilir), Spatula, Resim Sehpaları (Kır ve Atölye sehpaları omak üzere iki çeşittir), Boyalar, Fırçalar, Yağlar, (Boyaları inceltmeğe yarayan bezir yağı, haşhaş yağı, ceviz yağı ve boyaları çürütmeğe yarayan neft yağı, terebentin, gaz, benzin, tiner), Vernik, Gode, Tuval (Yağlı boya resmi yapmak için kullanılan bez, mukavva, kontrplak, duralit ya da sunta yüzey).

2 Ağustos 2014 Cumartesi

Resim yapmakta kullanılan kömür kalem ...

Füzen,
Fransızca Fusain.

Resim çizerken kullanılan, taflan çubuklarından yapılan kalem, kömür kalem. 
Kömür kalemle yapılmış resim.
Kömür maseralı,
Telli kömür.

Şimşire benzer bir çalı, (Euonymus). 
Bu bitkinin çubuklarından yapılan ve resimde kullanılan kömür kalem. XIV.yüzyılda bir kömür ustası olan Augustus Lying, kömür ile çizimi geliştirdi ve uyguladı. 1875 yılında bu uygulama tüm dünyaya yayıldı. 

Bir vakum içinde kömürleşmiş söğüt veya diğer bitki dallarından yapılan kömür kalem (Fusago). Resim yapımında çizim aracı olarak daha sofistike olarak çeşitli madenler ve tebeşir gibi ürünler de kullanılmıştır. Ama hiç biri keskin ve derin, ince ya da kalın çizgiler için kömür karakalem kullanımı ile rekabet edememiştir. Bugün ençok Söğüt, Taflan, Huş, Ladin, Ceviz, İncir, Erik, Mersin ya da Biberiye ve Şimşir ağaçlarından yapılan kalemler kullanılmaktadır. Kalite olarak homojenlik ve yoğunluk bakımından çubuklar çeşitli boyutlarda / çaplarda değerlendirilir.

Karakalem çalışmaları ile ünlü sanatçılardan bazıları;
Barocci, Carracci, Degas, Delacroix, Domenichino, Dürer, Goya, Leonardo da Vinci,  Pontormo, Portre Pascal Xavier Coste 1859, Prud'hon, Redon, Reni, Seurat,  Verrocchio,

26 Temmuz 2013 Cuma

Avrupa ve Hollanda sanat tarihinin en önemli ressamlarından biri ...

Rembrandt Harmenszoon van Rijn,
(15 Temmuz 1606 – 4 Ekim 1669), 
Hollandalı bir ressam ve baskı ustası. 
Işığın ve gölgelerin ressamı olarak bilinir.
Avrupa ve Hollanda sanat tarihinin en önemli ressamlarından biridir. 
Baskı tekniğinde asitle oyulmuş resim yapan (etcher), büyük ressam ve Grafiker (printmakers). Babası değirmenci ve annesi fırıncı olan bir aileden Hollanda'nın Lieden kentinde dünyaya gelmiş ve Amsterdam'da 4 Ekim 1669 tarihinde 63 yaşında ölmüştür. 

Leiden Üniversitesi'nde okumuştur. Ünlü Ressam Jacob van Swannenburg tarafından beğenilmiştir. 1621 yılında  Jacob van Swannenburg'ın  öğrencisi olmuştur.
 
Dünyanın en ünlü resimlerinden biri olan Night Watch, 1640 ve 1.642 arasında Rembrandt Van Rijn tarafından boyandı. Night Watch onun en ünlü eseridir.

Avrupa sanat tarihi ve Hollanda tarihinin en önemli kişilerinden biridir. Rembrandt sanatsal kariyerine boyalı portre, kendi portreleri(otoportre) ve  İncil' den alınmış temalardan oluşan eserler temel oluşturdu. Eserleri Amsterdam Rijks museum Kraliçe Beatrixulusal müzesinde sergilenmektedir.


En ünlü eserleri şunlardır: 
Banyo Yapan Kadın (1654), 
Danae(1636), 
Gece devriyesi (1640),
Drapers 'Guild (1662),
Syndics Dr Nicolaes Tulp (1632), 
Belshazzar Bayramı (1635), 
Night Watch (1642), 
Yahudi gelini(1664).
Lazarus'un yükselişi (1630).
Değirmen(1650). 
Aziz Petrus'un İnkarı (1660),
İsa’nın Çarmıhtan İndirilmesi (1633), 
Okuyan Yaşlı Kadın (1631),  
Derisi Yüzülmüş Öküz (1665), 
Samson'un Kör Edilmesi (1635),


 Rembrandt Van Rijn, sanat tarihinin en büyük öyküsünü anlatanlardan biridir. Hollandalı ressam ve grafiker çeşitli ruh halleri ve dramatik kisvelerle insanların halini olağanüstü bir yetenekle işlemiştir.

18. yüzyıl Almanya ve Venedik'te bazı sanatçılar onun tarzını benimsemiştir. Romantik akımın öncüsü olarak kabul edilmiştir. O sanat tarihinin en büyük isimlerinden biri olarak kabul edilerek, Hollanda'danın bir bir sembolü haline gelmiştir.

6 Nisan 2013 Cumartesi

"Lekecilik" de denilen soyut resim akımı ...

Taşizm, ( Fr. tachisme).

Lekecilik, (Fransızca tache, leke).
Taşizm de denilen soyut resim anlayışı..
Lekecilik de denilen soyut resim akımı.
Resim sanatında, düzensiz biçimli renk lekeleri ve damlaları kullanarak çalışan sanatçıların akımı.

Doğa biçimlerini değil, boya biçimlerini değerlendiren ve boya vuruşundan doğan görüntünün, insanın iç coşkusunu anlatmaya yeter olduğuna inanan soyut resim anlayışı, taşizm. 

Taşizm (Tochisme), Doğa biçimlerini değil, boya biçimlerini değerlendiren ve boya vuruşundan doğan görüntünün, insanın iç coşkusunu anlatmaya yeter olduğuna inanan soyut resim anlayışıdır. 

Ressamın resim bezi ya da kağıdı üzerine düşünmeden boya serperek oluşturduğu lekelerin etkisine dayanan resim anlayışıdır. Kübizme tepki olarak doğmuştur. Ani fırça darbeleri ile adını aşıyan leke ve damlalarla özdeşleşmiştir.

Leke sözcüğü ilk kez 1950’ de Fransız Sanat yazarı Michel Seughor tarafından kullanılmıştır. Seughor leke olarak sürrealist otamotizmden doğan ve expresyonizmin soyuta yönelmiş olan anlayışına demektedir. Fransa'da, Tochisme yani Lekecilik denilen resim üslubunu temsil eden Vasarely, Dewasne, Dyrolle ve Viggo Mortense' dır. Taşist anlayışı  Amerika'da Mark Tobey (1890) ilk olarak başlatmıştır. Tuvalin bütün yüzeyine bütün renkli unsurları bir merkeze bağlamadan yayarak resim çalışmalarını yürütmüştür. 

Türk soyut resim sanatının öncülerinden Mübin Orhon (1924-1981) dur. Zeki Faik İzer çalışmalarıyla taşizm-lekecilik akımının Türkiye'deki en önemli ismi olmuştur. 
Taşist ressamlara örnekler;

Alberto Burri (1915-1995),
Antoni Tapies(1923), Asger Jorn(1914-1973), Atlan (1913),

Bernard Girard, Bram van Velde (1895-1981), Bülent Yavuz Yılmaz (Türk),
Camille Bryen (1902-1977),
Daniel Pujola, Dewasne, Dyrolle,
Georges Mathieu(1921), 
Henri Goetz, Hons Hortung (1904),
Jackson Pollock (1912-1956), Jean Dubuffet, Jean Miotte (1926), 
Karel Appel (1921-2006), Korl Otto Goetz - Alm.(1914),

Maria Helena Vieira da Silva(1908-1992), Mark Tobey (ABD), Michel Seughor,  
Monessier (1911), Mübin Orhon (Türk),
Nuri Odabaşı, Nüzhet İslimyeli,
Orhan Peker-Türk (d. 1927 - ö. 1978),Otto Wolfgang Schulze (Alm.),
Paul Riopeiie,
Sam Francis (1923-1994), Serge Poliakoff (1900-1969), Singier,
Vasarely, Viggo Mortense,
Zao Wou Ki (1921)(Japon), Zeki Faik İzer (Türk).

30 Ağustos 2010 Pazartesi

"Art nouveau" akımının en önemli temsilcilerinden biri olan Avusturyalı ressam...

Klimt,
Gustav Klimt,
(14 Temmuz 1862 – 6 Şubat 1918),
Avusturyalı sembolist ressam.

Art Nouveau (Yeni Sanat),
Zarif dekoratif süslemelerin ön plana çıktığı, kıvrımların ve bitkisel desenlerin sıklıkla kullanıldığı bir sanat akımıdır.
Klimt, Bohemyalı kuyumcu bir babanın ve Viyanalı Anna Finsher’ in yedi çocuğundan ikincisi olarak 14 Temmuz 1862 yılında Viyana’ da dünyaya geldi. 

Viyana uygulamalı sanatlar okulunda eğitim gördüğü sıralarda tarihsel konular işleyen ressam Hans Makarat’ tan etkilendi. 1883’ten sonra kardeşi Ernst ve ressam Franz Matsch ile birlikte dekoratör olarak çalıştı. Burgtheater’ ın ve Sanat Tarihi Müzesi’ nin dekorasyonunu tamamladıktan sonra 1892 yılında kardeşinin ölümü üzerine bu işi bıraktı. 1897’ de Viyana’da bir grup sanatçı ile Viyana Sezession Grubunu oluşturdu ve bu grubun ilk başkanı seçildi. Bu görevini 1905 yılına kadar sürdürdü.

Birkaç yıl sonra Viyana Üniversitesi için felsefe, tıp ve hukuk adlı tavan resimlerini yaptı. Fakat resimler erotik simgeleri ve karamsarlık yüzünden büyük tepki aldı ve geri çevirdi. 1902’ de arkadaşı mimar Josef Hoffmann’ın baş yapıtı sayılan Brüksel’ deki Stoclet Evi’nin yemek odası için duvar resimleri yaptı.

Bugün üçü de Avusturya Galerisi’ nde bulunan Öpüş, Fritza Riedler ve Adele Bloch-Baver gibi son çalışmalarında figürleri silüet biçiminde ele aldı. Klimt' in birincil resim konusu kadın bedenidir ve eserlerinde ince dekoratif süslemelerle beraber zarif bir erotizm göze çarpar.

Ünlü sanatçı 6 Şubat 1918 yılında beyin kanaması sonucu hayatını kaybetti. Klimt’ in ailesi onun Onur Mezarı’ na gömülmesini kabul etmedi ve sanatçı Viyana’ da basit bir mezara gömüldü. Yağlıboyalarının dışında desenleri de ayrı bir önem taşıyan Klimt’ in, özellikle Kokoschka ve Egon Schiele üstünde yoğun etkileri oldu.

Önemli Yapıtları;
Aşk Müzik I, Bir Kadının Portresi, Memorial Sanat Müzesi, Tıp, Yaşayan Su, Ölüm ve Yaşam, Adem ile Havva, Kadının Üç Çağı, Salome.

25 Temmuz 2010 Pazar

Soyut dışavurumculuk akımının en önemli adlarından biri olup boyayı tuvale damlatarak, akıtarak ya da savurarak yapılan "Damıtma Resmi" geliştirmiş ünlü ABD' li ressam...

Jackson Pollock (d. 28 Ocak1912, Wyoming, ABD11 Ağustos1956, New York, ABD), 
Soyut dışavurumcu ressam, 20. yüzyılın en önemli sanatçılarındadır. 

Damlatma tekniği (drip painting) ile boya karıştırma, fırça kullanımı gibi alışılagelmiş uygulamaları bir kenara bırakmış, yere serdiği devasa boyutlardaki tuval bezleri üzerinde hareket ederek boyayı dökme, damlatma, fırlatma suretiyle sonradan aksiyon/hareket resmi adı verilen resimler yapmıştır. 

1951' den sonra koleksiyonerler ve galerilerden daha değişik resimler yapması için baskılar gelmeye başlamış ve bu baskılar karşısında Pollock'  un varolan alkol sorunu dah da büyümüş, resimleri karanlıklaşıp figüratif ögeleri de kapsamaya başlamıştır. 1956'  da yaptığı bir araba kazası sonunda ölmüştür.

Pollock adlı filmde de ünlü ressamın fırtınalı hayatı ele alınmıştır.
Bu filmde Ed Harris en iyi erkek  oyuncu dalında 2000 yılı Oskar ödülü almıştır.

24 Temmuz 2010 Cumartesi

Adını üyelerinin doğum yeri olan üç Kuzey Avrupa Başkentinden alan dışavurumcu ressamlar grubu ...

Kobra,
Adını üyelerinin doğum yeri olan üç kuzey Avrupa başkentinden (Kopenhag, Brüksel, Amsterdam) alan dışavurumcu ressamlar grubu. Grubun iki büyük sergisinden ilkini 1949’da Danimarkalı ressam Asger Jorn, Amsterdam Belediye Müzesi’nde sergiledi. İkinci sergi 1951’de Belçika’nın Liege kentindeki Güzel Sanatlar Sarayı’nda açıldı.

Grubu oluşturan Karrel Appel, Corneille (Corneille Guillaume Beverloo), Constant (Nieuwenhuis), Pierre Alechinsky, Lucebert (Lambetur Jan Swaanswijk) ve Jan Atlan şiirlerden, filmlerden halk sanatlarından, çocuk resimlerinden, ilkel sanattan esinlenerek yarı soyut bir anlayış geliştirmişlerdi. Resimlerinde hareketli soyutu anımsatan parlak renkleri ve sert hareketli fırça vuruşlarını dışavurumcu bir anlatımla kullandılar. İmgeler resmin oluşum süreci içinde kendiliğinden oluşuyor, figürlerde vahşice biçim bozmalar görülüyordu. Kobra grubu, Avrupa’da daha sonra gelişen soyut dışavurumculuğu ( Ekspresyonizm) derinden etkiledi.

12 Temmuz 2010 Pazartesi

1924-1994 yılları arasında yaşayan ve özgün bir figüratif anlatımın egemen olduğu toplumsal içerikli yapıtlarıyla tanınan ressamımız...

Nedim Günsür (1924 Ayvalık-1994 İzmir).

1924 yılında doğdu. 1942 yılında girdiği Güzel Sanatlar Akademisi’nde Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun öğrencisi oldu. Öğrenciliği sırasında 10’lar Grubu’nun kurucuları arasında yer alan Günsür, 1948'de Fransız hükümetinden aldığı bursla Paris’e gitti. André Lhote ve Fernand Léger atölyelerinde çalıştı. O zamana değin sürdürdüğü izlenimci resim anlayışını, Picasso, Léger ve Matisse’in yanı sıra, yeni tanıdığı Afrika sanatının da etkisiyle değiştirdi, yarı soyut anlayışa yöneldi.

1952’de yurda dönen Günsür, 1954-1958 yılları arasında Karadeniz Ereğlisi’nde resim öğretmenliği yaptı, daha sonra çalışmalarını bağımsız olarak İstanbul’da sürdürdü. 1961’de gerçekleştirdiği “Gökyüzü” adlı yapıtı, 1963’teki 24. Devlet Resim ve Heykel Sergisi’nde birincilik ödülü aldı. 1972’de Milliyet Sanat dergisi tarafından “Yılın Resim Sanatçısı” seçildi. 1973’te düzenlenen Cumhuriyet’ in 50. Yılı Resim-Heykel Yarışması’nda, Atatürk ve Cumhuriyet Ödülü’nü kazandı.

1950’lerde figüratif-dışavurumcu bir anlayışla maden işçilerinin yaşamını konu alan resimler gerçekleştiren Günsür, 1960’lardan sonra kent yaşamı ve sorunlarına yöneldi; “Köylü Aile” (1977), “Göç” (1979) gibi yapıtlarında dramatik yönü ağır basan bir resim anlayışı sergiledi. Kent ve kıyı görünümlerini, lunapark ve bayram yerlerini betimlediği “Panayır” (1982), “Büyükdere’den” (1979), “Denize İnen Sokak” (1979) gibi yapıtlarında ise şiirsel bir anlatıma ağırlık verdi. Nedim Günsür, 1994 yılında hayatını kaybetti.

11 Temmuz 2010 Pazar

"Ermiş", "Sözler" ve Kum ve Köpük avare" gibi yapıtlarıyla tanınmış Lübnan asıllı ABD' li mistik yazar, şair ve ressam...

Halil Cibran, Khalil Gibran (d. 1883 - ö. 1931), 
Gubran Khalil Gubran bin Mikhā’īl bin Sa’ad), 
Lübnan asıllı ABD'li ressam, şair ve filozof.

1883 yılında Bechari'de doğdu. Oniki yaşında iken ailesi ile birlikte Amerika'ya göç etti. İlk orta ve lise öğrenimini Boston'da tamamladı. Daha sonra ısrarı üzerine ailesince Beyrut'taki El Hikmet Medresesi'ne gönderildi. Yüksek öğrenimini burada bitiren Cibran, 1902' de bir daha dönmemecesine ayrıldı anayurdundan.

1902-1908 yılları arasında resim yaparak geçimini sağladı. 1908'de Paris'e gitti; güzel sanatlar akademisi'ne yazıldı. Üç yıl süreyle çağının en büyük heykeltraşı Auguste Rodin'den ders aldı. 1911'de yeniden Amerika'ya döndü. 1918'de ilk kitabı "The Madman-Deli" yayınlandı. 1923'de "The Prophet-Ermiş" basıldı. Bu kitabıyla adı bütün dünyaya yayıldı. "Jesus, The Son of Man-İnsanın Oğlu İsa" ve "The Earth Gods-Yeryüzü Tanrıları" adlı kitaplarıyla bu başarısını pekiştirdi.

1931 yılında New York'daki küçük bir çatı katında yoksulluktan ve birbiri ardına gelen hastalıklardan kurtulamayarak öldüğünde 48 yaşındaydı.

Kitapları;
Kırık Kanatlar ,
Haberci ,
Gezgin ,
Deli ,
Fırtınalar,
Ermiş,
Ermişin Bahçesi,
İnsanoğlu İsa ,
Sözler ,
Dünya Tanrıları,
Asi Ruhlar ,
Kum ve köpük avare,

21 Haziran 2010 Pazartesi

1841 - 1907 yılları arasında yaşamış ve Osmanlı sanatında Batı türü resim geleneğinin yerleşmesinde önemli rol oynamış ünlü ressamımız...

Şeker Ahmet Paşa (1841 - 1907),

Gerçek adı Ahmet Ali olan Şeker Ahmet Paşa, 1841 yılında İstanbul’ un Üsküdar semtinde dünyaya geldi. Resme ilgisi nedeniyle Harbiye Mektebi’ nin resim öğretmenliği bölümüne devam etti. Şeker Ahmet Paşa, 1855 yılında Paris’te açılan Mekteb–i Osmani’ de resim sanatı üzerine öğrenim gördü ve yedi yıl süreyle Boulanger ve Gerome’un atölyelerinde çalıştı. 1869 yılında Paris resim salonlarında bazı yağlıboya çalışmalarını ve Abdülaziz’in karakalem bir portresini sergileyerek mezun oldu, 1871 yılında Paris’ teki diğer Türk sanatçılarla birlikte İstanbul’ a döndü.

İstanbul’a dönünce yüzbaşı rütbesiyle Tıbbiye Mektebine atanan Ahmet Paşa, aynı zamanda saraya yaver oldu. Bu yıllarda Bayazıt Zeyrek Kaptan-ı İbrahim Paşa Mektebine resim öğretmeni olarak atandı ve 27 Nisan 1873’te dönemin ressamları ve öğrencileri ile Türkiye’nin ilk resim sergisini açtı. Sanayii Nefise Mektebinin açılmasında etkili olan Ahmet Paşa, gösterdiği başarılar sonucunda 1876 yılında binbaşı, 1877 yılında yarbay, 1880 yılında albay, 1885 yılında tuğgeneral, 1890 yılında da korgeneral oldu ve kendisine mabeyn ressamı ünvanı verildi.

Batı etkilerini, kendi sanatına özgün bir biçimde yansıtan asker ressamlar kuşağının önde gelen isimleri arasında özel bir yere sahip olan Şeker Ahmet Paşa’nın resimlerinin önemli bir bölümü, İstanbul, Ankara Resim – Heykel müzelerinde ve bazı banka koleksiyonlarında ve Sakıp Sabancı Müzesi’nde sergilenmektedir.

Şeker Ahmet Paşa, 1907 yılında 5 Mayıs Cumartesi günü kalp krizinden öldü ve Eyüp Sultan’ daki Sokullu Mehmet Paşa Türbesi civarına gömüldü.

17 Haziran 2010 Perşembe

Çığlık isimli tablosuyla tanınmış Norveç' li ekspresyonist ressam...

Edvard Munch (1863 - 1944)
Çığlık isimli tablosuyla tanınmış Norveçli ekspresyonist ressamdır.
1863 yılında Loten’ de, Dr. Christian Munch ve Laura Cathrine’in ikinci oğulları olarak dünyaya gelmiştir. 1864 yılında aile Christiana’ya (bugün Oslo) taşınmıştır. Burada, Edvard henüz 5 yaşındayken, annesi 1868’de verem hastalığından hayata veda etmiştir. Yaşadığı acı tecrübeler iç dünyasında derin yaralar bırakırken Edvard Munch, 1879’da başladığı mühendislik eğitimini 1880’de terkederek ressam olmaya karar vermiştir. Munch, 1883’de Oslo Sonbahar Sergisi’nde ilk defa olarak resimlerini göstermiş, aynı dönemde Oslo’nun sanat ortamına da girmiştir. Munch, hayatı boyunca tüm tepkilere karşın sanat çizgisinden taviz vermeden yoluna devam etmiştir ve henüz 23 yaşındayken, 1889 yılında, Oslo’da 110 eserden oluşan ilk kişisel sergisini açmıştır.

Ruhsal ve duygusal konuları işlediği resimleriyle tanındı. Alman dışavurumculuk akımının gelimesine önemli katkıları oldu. Başlangıçta resimlerinde egemen olan içe dönük ve karamsar havanın yerini, yaşamının son yıllarına doğru yaşama sevinci almıştır.

1891 yılında Nice’de, Hayat Frizi adlı seri resimler üzerinde çalıştı. 1892 yılında Berlin’de açtığı kişisel sergi, basının ve halkın büyük tepkisini çekti ve kapatıldı. Munch’ un Hayat Frizi çalışmaları üzerine yoğunlaştığı bu döneminde çizdiği “Ses” isimli resim; sanat tarihinin başyapıtlarından birinin, “Çığlık”ın ayak sesleri gibiydi.

Hayatın Frizleri adlı serinin bir parçası olan Çığlık - Scream (1893; ilk adı ile Umutsuzluk), tablosunda Munch hayat, aşk, korku, ölüm ve melankoli gibi öğeleri işledi. Çığlık, Munch’un sanatında o zaman kadar etkili olmuş farklı konu ve üslup kaynaklarının olağanüstü bir bileşimidir. Diğer pek çok eserinde olduğu gibi bunun da birçok versiyonunu yaptı. 1994 ve 2004 Yıllarında iki versiyon çalındı, her ikisi de tekrar bulunmuştur.

Paris, Berlin gibi sanat merkezleri ile Norveç’te yaşamını sürdüren Munch, bir yandan kadın ve kadının erkeğin iç yaşantısındaki yerini irdelediği (Erkek ve Kadın/ 1898, Öpüş/ 1897, Hayat Dansı/ 1897- 99) resimlere yoğunlaşırken, diğer yandan erken kariyerinin değişmez teması olan hastalık ve ölüme de ilgi göstermiştir (Ölüm Döşeği/ 1895, Hasta Odasında Ölüm/ 1895, Ölü Anne ve Çocuk/ 1897- 99). 1937’de Nazi yönetimi, Munch’un Alman müzelerindeki çalışmalarından 82’sini ‘yoz sanat’ şeklinde nitelemiş ve çoğunu satmıştır.

Eserlerinden diğerleri;
Adam and Eve, Angustia, António Ramos Rosa, Ashes, Beso, Separaz, Girl on a Bridge, Golgotha, Madonna, Melancholy, Gelosia, Puberty, Red Virginia Creeper , Starry Night, The Kiss, the storm,vampiro, Two Women on the Shore, The Sick Child, Çığlık-Scream.