Edip Ahmet Yükneki,
Atabetü'l-Hakayık
Yapıt 12.yüzyılın başlarında Edip Ahmet Yükneki tarafından yazılmıştır. Yapıtın adı “gerçeklerin eşiği” anlamına gelir. Aruz ölçüsü kullanılmış, mesnevi düzenine göre yazılmıştır. Ayet ve hadislerden yola çıkarak İslam ahlakını öğretmeye çalışan didaktik bir yapıttır. Dindarlığın erdemleri, temel mutluluk yolunun bilim olduğu, ahlakın yararları, yapıtın başlıca konularıdır. Giriş (Allah’ın Peygamberin övüldüğü bölüm) kaside biçiminde uyaklanmıştır. Asıl bölümse mani biçiminde uyaklıdır. Konusu din ve ahlaktır. Didaktik (öğretici) bir eserdir. Gazel ve kaside denilebilecek tarzda şiirler vardır. Eser 40 beyit ve 102 dörtlükten oluşmaktadır. Telmih (hatırlatma) sanatı kullanılmıştır. Arapça ve Farsça kelimeler vardır.
Translate
mani etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mani etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
11 Temmuz 2010 Pazar
23 Mayıs 2010 Pazar
Halaylarda karşılıklı söylenen manilere verilen ad...
Berete,
11 Nisan 2010 Pazar
Denizli yöresinde kına gecesinde gelin için okunan manilere verilen ad...
Okşama,

24 Mayıs 2009 Pazar
18 Mart 2009 Çarşamba
Bızbız’da denilen ve davula sol elle vurulan ince değnek
Zibzibi
15 Mart 2009 Pazar
Doğu Anadolu' da çift sürülürken söylenen şarkı, türkü, mani ...

'Hodah' ların 'kotan' sürerken koro hâlinde söyledikleri türkülere verilen ad. Bir çeşit mahnı(mani) tipi olup yöremizin özelliği horavel söylenmesi için vazgeçilmez bir tutkudur. Hodağların seslerini uzaklara duyurmak için öküz bonduruğundan koro halinde söyledikleri mahnılardır. Bazı yöremizde manilere (mahnı) denir. Maniler insanlar arasında sevgi ve hoşgörü bağlarını kuvvetlendirir nitelikte dizelerdir. Yani bunun yazarı belli olmayan bir tür folklor gibidir.
Kars köylerinde Temmuz ayının karşılığı “kotan ayı”dır. Rus köylülerinin yöreye getirdiği kotan, toprağın derinliğine işlenmesi ve o döneme göre toprak sürmede kolaylık sağlayışı ile kısa zamanda benimsenip, yaygınlaşmıştır. Bir kotan koşumu 8-10 çift öküz, ve bir o kadar insan gerektirir. Bu durumda birkaç kişi bir araya gelir, öküzüyle, adamıyla “modgam ollur” yani kotan ortaklığı kurar. “Gündönümü” (22 Haziran) ile başlayan Modgamlık “ot biçimine” (Ağustosa ) dek sürer.Şafakla koşulan kotan, günbatımında çözülür. Kimin tarlası sürülmüş ise, kotanda çalışanların yemeğini o verir. “Kuşluk yemeği” gün doğunca tarlaya getirilir. Sabahlan genellikle yağlılardan oluşan ağır yemekler verilir. Yarma ve un lapasına yağ ile süt katılarak yapılan “haşıl” değişmez yemeklerdendir. Bişi, yağlı yufka, erişte pilavı, kuymak ve helva da kuşluk yemekleri arasındadır. Öğleye elemek ve yoğurt verilir. Çalkarama (ayran) içine ekmek doğranarak “umaç”yapılır. Akşam yemeklerinde ayran aşı, kesme aşı, boz aş, herie gibi çorba türleri bulunur.
Kotan sürerken uyku gelmesini, uyuşukluğu önlemek, ritim sağlamak için koro halinde söylenen türkülere “horavel” denir. Öküzlerin de horavel ritmine uyduğu söylenir. Genellikle majgalın “heey hey hey” çekmesiyle horavel başlar: “sürün gidelim başa/ kotan değmesin daşa/ ho de hodakh!” bunu bir ağızda çekilen “hoooo!…hoo!–.hoo!…” sesleri izler.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)