Translate

31 Temmuz 2014 Perşembe

Bolu ilinde turistik bir göl ...

Abant,
Abant gölü,
Bolu'nun 34 km. güney batısında, Mudurnu’ nun 18 km.  kuzeydoğusunda bir Tabiat Parkı içindedir. Göl alanı 125 ha. olup, 1328 m. yükseklikte heyelan set gölüdür.  Abant Dağları üzerinde oluşan abant doğal gölü, birkaç küçük akarsu ve kaynak suları ile özellikle de kar ve yağmur suları ile beslenir. Köknar ve çınar ağaçlarından oluşan parktaki bu gölün en derin yeri 18 m. dir.  

Tabiat parkı içindeki gölün çevresinde su samurları, kızıl geyikler ile yabani hayvanlar ve Abant Alabalığı (Salmo Trutta Abanticus) olarak bilinen alabalık türü bu yöreye özgü hayvanlardır. Bu tabiat  parkında doğal mantarlar bölgede özellik arzederler.









Fotoğraf: Murat Öztürk
 

28 Temmuz 2014 Pazartesi

İnce bulgur ...






Simit, Pırpıl,
İnce bulgur.
Anasar,
Çılmık,
Du,
Düğü,
Düğürcük,
Fıtfıt,
Işga,
Kırcı,
Setik,
Sümüt,
Şiplik,
Tabule,


Bulgur buğdaydan yapılan karbonhidrat kaynağı bir tahıldır. Temizlenmiş sert buğday  yıkanarak iki ölçü su ile büyük kazanlarda kaynatılır. Suyu emen buğday taneleri süzülür ve güneşte kurutulur. Sonra ıslatılarak dibeklerde (taş havan) veya taş havuzlarda (dink) dövülerek kabuğundan, kepeğinden ayrıştırılır. Daha sonra tekrar güneşte kurutulur. Kurutulan bulgur kepeğinden, tozundan elenerek ayrıştırılır. Çeşitli boylarda kırılan bulgur pilavlık ve köftelik olarak sınıflandırılır. Pilavlık bulgur (Midyat) da kendi arasında  ince, orta ve iri pilavlık olmak üzere üçe ayrılır. Bulgur genelde bez torbalarda saklanır. Bulgurun vücuttaki kanserojen maddelerin ve fazla kolesterolün atılmasına fayda sağladığı bilinir. Bulgurda bulunan B grubu vitaminler, folik asit, protein ve lifli yapısı sağlık açısından faydalıdır.  Bulgur gibi buğdaydan yarma da yapılır. Özellikle eskiden köylerde en çok sabahları içilen yoğurtlu yarma çorbası ve düğünlerin ayrılmaz yemeği keşkek için hazırlanan yarma bulgur gibi aynı işlemlerden geçirilir. Ezilmiş buğdayın dış kabuğu (kepeği) giderilir. Kısaca biraz daha ezilmiş buğdaydır.

Kısır (Bulgur salatası), Sarımsaklı köfte, Çiğ köfte, Bulgurlu Köfte (Sivas), Mercimek köfte, Yoğurtlu bulgur köftesi, İnce bulgur pilavı, ince bulgur çorbası gibi lezzetler ince bulgurla yapılır.  

İşte size bir kısır tarifi;
Hatay-Antakya, Adana, Gaziantep ve Kilis kısırın çok sık tüketildiği bölgeler olup kadınların yaptıkları toplantılarda (altın günleri) ve ikindi çaylarında olmazsa olmaz mezesidir.

Malzemeler; 
5 çay bardağı ince bulgur (simit).
4 diş sarımsak
1 demet yeşil soğan
Yarım bağ maydanoz, birkaç dal taze nane.
1 adet orta boy kuru soğan
1 çorba kaşığı tatlı biber salçası
1 çorba kaşığı domates salçası, 
2 orta boy domates.
1 çorba kaşığı pul biber, 
1 çorba kaşığı acı biber (Pul biber).
1 limon, 

4 yemek kaşığı nar ekşisi
1 fincan sıvı yağ,
1 yemek kaşığı silme kimyon, tuz.
1 su bardağı kaynar su, 
Marul veya haşlanmış asma yaprağı.

Hazırlanışı;
Ilık su ile yıkanmış ince bulgur kapaklı bir derin kaba konur. Üzerine kaynar suyu katınız ve kabın kapağını kapatarak 10 dakika kadar kaynatılır. Daha sonra bulgurun suyu çekmesi için ağzı kapalı şekilde bekletilir.

Bir tavaya sıvı yağı koyup, ısıtın. Üzerine ince kıyım yapılmış kuru soğanlar konur. Hafif ateşte kavurun. Soğanların üzerine salça ve baharatlar eklenip salçanın kokusu çıkana dek kavrulur. Tavanın içerisinde kavrulmuş malzemeyi derin kabda bekletilen bulgurun üzerine boşaltarak kaşıkla karıştırın.  Yeşil soğan, maydanoz ve naneyi ince ince kıyarak bu harca katın. Malzemelerin üzerine nar ekşisini ekleyerek karıştırın. Bütün malzemeler karıştırma kabının içerisinde elle yoğrularak iç içe geçmesi sağlanır. Evet hazır olan kısır afiyetle yenmek üzere temizlenmiş marul yaprakları üzerine limon dilimleri ile yerleştirilerek servis yapılır.

19 Temmuz 2014 Cumartesi

Daha çok atkı, bere örmekte kullanılan bir örgü türü ...

Selanik,
Daha çok atkı, bere örmekte kullanılan bir örgü türüdür.

Örgü türleri;
Lastik,
Atkı,
Ters,
Düz,
Haraşo,
Selanik, 


Selanik örgü, daha çok bebek giysilerinde, bere ve atkılarda çok kullanışlıdır. Örgü her iki  taraftan lastik gibi gözüken fakat gevşek olan bir örgü türüdür. Çok basit olarak kes - al - at şeklinde yapılır. İlk ilmek her zaman boş alınır. Bir ilmek düz ve ip öne geçirilir. Çift ilmek, ikisi beraber alınır. Sonraki tek ilmek alınır ve üstüne ilmek atılır. Kısaca çift ilmeği kes, tek ilmeği al ve üstüne at şeklinde örgü örülür.

18 Temmuz 2014 Cuma

Eskiden kimi gezgin dervişlere verilen ad...

Abdal,
Gezgin derviş.
Eskiden kimi gezgin dervişlere verilen ad. 
Kalender, derviş.
Arapça (Ebdâl ابدال ).
Derviş, abdal, Ermiş, Kalender.
Dilenci kılıklı, üstü başı perişan kimse.
Genel olarak gezginci dervişlere verilen ad.
Yetmiş ermişe verilen ad. 

Kendini Allah'a adamış. 
Allah'a teslim olmuş, bu yolda çile çekmiş kimse.  

Abdal kelimesinin diğer anlamları;
Çingene.
Dilenci.
Davul, zurna çalan, çalgıcı.
Sünnetçi.
Yaşlı adam.
Tamahkar, açgözlü, cimri.
Serseri.
Avare.
Tembel.
Beceriksiz.
Deli.
İtibarsız.
Kul, köle.

17 Temmuz 2014 Perşembe

Ardıç ağacının kozalağı ...

Efin,
Ardıç ağacının kozalağı.
Ardıç tohumu.

Ardıç meyvesi. 
Haşhaş tohumu.
Ardıç kozalağı.
Çürük ceviz. 

Ardıç ağacı; (Juniperus).Servigiller (Cupressaceae) familyasından Juniperus cinsinden, iğne yapraklı, 8-10 m. boylanabilen, uzun ömürlü (600 yıl)  bir ağaçtır.


Bu ağacın üremesi bir kuşa bağlıdır.  Ardıç ağacının tohumları, efin (parlak siyah, kozalak şeklinde)  yere düşer. Ardıç kuşu (Diğer isimleri; Karatavuk, Çil bakal, Cırık) tarafından yenirse sindirim esnasında tohumlar açılır. Açılan tohumlar kuşun dışkısı ile toprağa karışarak çimlenir.  Bu şekilde ancak üreyebilen ardıç ağacı doğada güç şartlarda yetişir. Ayrıca ardıç ağacının tohumları yemeklerde koku ve tat vermek amacıyla kullanılır.  Kozalağın içeriğinde uçucu yağ, reçine, sakkoroz, C vitamini vardır.  

Bazı dinlerde eskiden beri kutsal bir ağaç olduğuna inanılmıştır. Bu nedenle bazı yörelerde bu ağacın dallarına bez, çaput bağlayarak dilek tutarlar. Hatta dalları bazı tekke ve zaviyelerde tütsü olarak kullanılırak güzel bir koku elde edilir. Ağacın odunundan güzel kalem olur. Dallarından elde edilen katran ise egzama ve uyuz hastalıklarının tedavisinde kullanılır.

Katran Ardıcı, Adi Ardıç, Bodur ardıç, Kokar Ardıç, Finike Ardıcı, Yüksek ardıç gibi türleri vardır.

Yassı ve dar biçimli metal parça ...

Lama, 
Frn. Lame, 
Alm. Klinge, Blatt.
İng. Sheet of metal, lamina, plate, blade.

Yassı ve dar biçimli metal parça.  
Küçük maden ya da cam şerit.
Silme.

Uzunluk eksenine dik kesitleri dikdörtgen olan, sıcak haddelenmiş çelik malzemelere genel olarak lama denilmektedir. Şerit biçiminde yapı demiri.

Genel kullanım amaçlı sıcak haddelenmiş yassı çelik çubuklardır. Tıraşlamada, dilmede, kesmede, kazmada kullanılan ekipmanların madeni kısımları bu lamalardan yapılır. Köprü ve Demiryolu işlerinde de çok kullanılır. Elektrik hatlarının nakledilmesinde, taşınmasında kullanılan direklerin imalatında uzun ve yassı demir veya çelik parçalardır.
Lama Demiri olarak bilinen malzeme, çelik konstrüksiyon işlerinde ana taşıyıcı olarak kullanılmaktadır. Diğer demir türlerine göre daha az tercih edilen lamalar diğerlerine göre daha etli görünümünde ve kullanım alanları kısıtlıdır.  

Çeşitleri; 
Parlatma laması, Şekil verme laması, Delgi laması, Çelik lama, Silme, Paslanmaz Lama.

304, 316 Kalitede Paslanmaz Lama - Silme:
Çelik Lama (TS EN 10058).
Çelik Lama (DIN 1016, 1017, 1543).

Lama kelimseinin diğer anlamları;

Tibetlilerde ve Moğollarda Buda rahibi.
Amerika’'da yetişen ve devegiller familyasından olan bir hayvanın ismidir.
Tibet ve Moğolistan’da Buda rahibi ve üstad, üstün kişi anlamlarına da gelmektedir.

15 Temmuz 2014 Salı

Nazar değmesine karşı tütsü olarak kullanılan bir bitki ...

Üzerlik,
Latince Peganum harmala.

İngilizce harmala, wild rue.
Nazarlık otu.
Nazarotu.
Nazarlık. 
Nazar değmesine karşı tütsü olarak kullanılan bir bitki. 
Tütsüsü nazara iyi geldiğine inanılan kokulu bir ot, bitki. 
Bu bitkinin tohumlarından yapılan nazarlık veya süs olarak kullanılan eşya.
Mavi boncuk, atkestanesi, muska gibi çocuk üstüne takılan nazarlıklarla beraber kullanılır. 
Parkinson hastalığına ve uykusuzluğa karşı faydalıdır. Tohumları bulunan beta karbolin alkaloitleri nedeniyle mera hayvanlarında felce  neden olur.  Hindistan’da afrodizyak olarak kullanılmaktadır. Cinsel gücü ve isteği arttırdığına inanılmaktadır.   

Demirdikenliler familyasından sedef otugillerden, yaprakları almaşık, çiçekleri yeşilimsi - beyaz renkte, çok dallı bitkidir. Susama benzeyen, basık küre şeklinde olan tohumları acı, halk hekimliğinde tedavi amaçlı kullanılan bir bitkidir. Bu ot tütsü olarak kullanılır. Asya,  Afrika ve Amerika’nın sıcak bölgelerinde çok yetişir. Yurdumuzda ise Orta Anadolu’da yetişir. Meyveleri toplanıp, kurutularak nazarlık yapımında kullanılan, 30-40 cm. boyunda çok yıllık, otsu bir step bitkisidir.

14 Temmuz 2014 Pazartesi

Gübrelerini toplamak üzere güvercinler için yapılan kule ...

Abam,

Gübrelerini toplamak üzere güvercinler için yapılan kule.
Güvercin gübresi, Avrupa'da 16., 17. ve 18. yüzyılda çok değerli bir kaynak olarak kabul edilmiştir. Güvercinin gübresi, çiftlik gübresine göre çok daha etkili olduğu düşünülmektedir.  

Güvercin gübresine Güherçile yani potasyum nitrat olarak kullanılırdı. Bu ise gübre, roket itici yakıtı ve havai fişeklerin üretiminde kullanılır. Ayrıca kükürt ve odun kömürü ile belirli oranlarda karıştırılırak karabarut yapılırdı. Bu nedenle tarih boyunca çok kıymetli bir ürün olmuştur.

Bu gübre kıymetli olduğu için eski devirlerde silahlı muhafızlar tarafından çalınmaması için korunmaktaydı. Gübreler genel olarak güvercin evlerinde, yani güvercinliklerde toplanırdı. Buralar silahlı kişiler tarafından korumaya alınmıştır. Ayrıca bir çok kaynakta da belirtildiği üzere güvercinlerin gübrelerini abam denilen özel yapılmış gübre toplama kulelerinden faydalanmışlardır. Bu kulelerde yılanların girmemesi için hiç pencere yoktur. Her sene toplanan gübreyi dışarıya almak için bir kapısı vardır. 


İngiltere'de 16. yüzyılda güvercin gübresinde bulunan güherçile, barut'un temel maddesini oluşturmaktaydı. Bilinen tek kaynak güvercinlerdi. Bu nedenle son derece değerli bir meta olarak kabul edildi. Hatta İran'da, güvercin eti yemek yasaktır. Ülkenin bir çok yerinde güvercinlikler kurulmuş ve bu güvercin evlerinden gübreleri toplamak için abam denilen özel kuleler yapmışlardır. En pahalı ve kıymetli gübredir. Fazlası ağaçları yakar.  Yoğun miktarda azot içerir. Bu nedenle barutun ham maddelerinden birisi olarak güherçile üretiminde kullanılmıştır.
Güvercin pisliği, gübrelerini toplamak için güvercinler için yapılmış abam denilen bu kuleler alçı ile kaplanmış tuğladan yapılan kulelerdir. Büyüklüğü insanı şaşkınlığa uğratacak büyüklüktedir. Dev bir satranç taşını andıran yapıların içinde kat kat güvercin yuvaları bulunur. Ancak bu kuleler güvercinlerin beslenmesi ya da üremesi için yapılmamıştır. 

Civardaki kavun tarlalarında gübre kullanılmak üzere güvercin sağlamak için yapılmış. Sadece yılda bir kere gübreyi toplamak için açılan bir kapısı var. Yapı malzemesi olarak kil, saman ve tuz kullanılarak yapılan kerpiçlerle bu kulelerde gece ve gündüz arasında görülen aşırı ısı farkları dengelenmiştir. Bir arada yaşayan yüzlerce güvercinin akustik sorunu bu malzemeler kullanılarak giderilmiştir. 

Güvercinlerin gübresi eskisi kadar olmasa bile ekonomik değer taşımaya devam ediyor. Diyarbakır karpuzlarının yetiştirilmesinde güvercin gübresi kullanılıyor ve karpuzun tadı ve büyüklüğü 50-60 kilogram olmaktadır.  
Organik tarımının kaynaklarından biri olarak  güvercin gübresine olan ihtiyaç günden güne artıyor. 

Diyarbakır'da da eskiden güvercin gübresi ihtiyacını karşılamak üzere yabani güvercinler için kuleler yapılmıştır. Boranxane, Boranhane denilen bu kuleler dicle nehri kenarındaki köylerdedir.  
Yabani güvercinlere de Boran denir. Zazaca boron kelimesinden gelmektedir. Günümüzde halen içinde güvercinler beslenen kuleler, apartmanlar vardır ve tarımda kullanılmaktadır.

13 Temmuz 2014 Pazar

Şam tatlısı olarak bilinen bir tatlı ...

Şambali, 
Şambalı,
Şam tatlısı, 
Şambaba,
Baba tatlısı, 
Şambalı tatlısı arap mutfağından gelir.
Şam tatlısı olarak da bilinen Şambali tatlısının tarifi şöyledir. 

Malzemeler;
1 su bardağı un,
2,5 su bardağı irmik.
1 su bardağı toz şeker,
1 su bardağı yoğurt. 
1 çay bardağı sıvı yağ,
1/2 çay bardağı süt.
2 paket vanilya,
1 paket kabartma tozu.
50 gr badem. (Bademler sıcak su içerisinde 5 dakika bekletilerek kabukları soyularak kullanıma hazır hale getirilir.)

Tatlının yapılışı;
Önce tatlının şerbetin, 2 su bardağı toz şeker ile 2 su bardağı su bir tencerede kaynatılır. Şerbetin içine bir dilim limon eklenerek  1-2 dakika daha kaynatılır.  Hazırlanan şerbet ocaktan alınarak soğ soğumaya bırakılır. 

Şeker, sıvıyağ ve yoğurt bir kap içerisinde iyice çırpılır. İçerisine irmik, süt, vanilya ve kabartma tozu eklenerek tel çırpıcı ile iyice çırpılır. Un, azar azar karışımın içerisine ilave edilir. Bu esnada çırpma işlemine devam edilerek hamur haline getirilir. Şambali hamuru, margarinle yağlanmış tepsiye boşaltılarak üzeri düzeltilir. Önceden hazırlanmış bademler hamurun üzerine eşit aralıklarla batırılır. Fırın önceden 180 °C ' ye  ısıtılır. Tepsi fırına atılarak üzeri nar gibi kızarana kadar 30-40 dakika pişirilir. Fırından çıkan tatlı, ılıması için biraz bekletilir. Sonra dilimlere ayrılır. Üzerine önceden hazırlanmış ılık şerbet dökülür. Şambali tatlısının yanında dondurma güzel gider.

Eskiden bu tatlıyı dilimler halinde okul önlerinde 25 kuruşa seyyar tatlıcılar satarlardı. Bu tatlıyı en iyi de rahmetli Kadim Emmi yapardı. Eskiden olduğu gibi halen seyyar tatlıcılar  aracılığı ile satılır. Ramazan aylarında özellikle yapılmaktadır.

12 Temmuz 2014 Cumartesi

Gıda maddesi ve gıda ile temasta bulunan malzemelerin mevzuata ve izin verilen özelliklerine aykırı olarak üretilmesi ...

Tağşiş, (Arapça).

İngilizce dabasement, adulteration.  
Bir şeyin içine başka bir madde karıştırma.
Katıştırma.
Karıştırma , saflığını bozma.
Ayarını düşürme.  
Tahlit, Karıştırma.

Kıymetli bir şeyi kıymetsiz bir şey ile karıştırma.  
Gıda maddesi ve gıda ile temasta bulunan malzemelerin mevzuata ve izin verilen özelliklerine aykırı olarak üretilmesine tağşiş denir. 
Gıda maddesinin kendisinde olmayan özelliklere sahipmiş gibi gösterilmesine ise taklit denir. Tağşiş edilen bir gıda maddesinin besin değeri düşer. Gıdada bulunan bir madde yerine aynı değeri taşımayan, değeri düşük başka bir madde konulur veya katılır.
Bir gıdanın veya malzemenin özelliklerini bozacak bir şeyle karıştırılması, hile.


Belirlenen seviyeden fazla miktarda boya, konservatif katkı maddelerinin katılmasıdır.

Süt ürünlerine (peynir, tereyağ, yoğurt), su,  jelatin, bitkisel yağ karıştırılır. Mısır şurubu ve karpuz konsantresi pekmeze katılarak besin ve ekonomik değeri düşürülerek kazanç sağlanır. Bulgura boya ve yapay gıda boyası (sunset yellow, karmosin, brillant blue), kırmızı toz bibere kiremit tozu, pul bibere renklendirilmiş talaş da katılarak tağşiş yapılabilir. Esas beslenme için gerekli kırmızı etler için eşek, tavuk (kanatlı hayvan eti), sakatat ve domuz eti katılarak tağşiş yapılmaktadır. Fermente dana sucuk olarak satılan ürünlere tükürük bezi (baş eti) katılarak tağşiş yapılmaktadır.

Ayrıca hayvan yemlerine zehirli ve zararlı olabilecek madde, yabancı ot tohumu, besleme değeri olmayan madde, emniyetli olmayan pestisit veya kimyasal madde karıştırılabilir. Buda bir tağşişdir. Yani yemdeki değerli maddelerin tamamı veya bir kısmı yerine daha az değerli maddelerin katılması işlemidir. 

Birde milletin can damarından girilir. Zayıflama ve cinsel gücü artırıcı takviye edici gıdalarda tağşiş yapılır ki çok tehlikelidir. Bu tür ürünlere zayıflatmak amacıyla insan sağlığına zararlı olan sildenafil ve sibutramin katılır ki dikkat etmek gereklidir.

10 Temmuz 2014 Perşembe

Kuşların gagasını oluşturan alt ve üst bölümlerden her biri ...

Çenek, (İngilizce mandible).
Osmanlıca fekçe, filka
Kuşların gagasını oluşturan alt ve üst bölümlerden her biri. 

Çenek kelimesinin diğer anlamları;
Çenek, Frn. le cotylédon, İng. Cotyledon
Tohumda embriyoyu kaplayan etli bölüm.
Böceklerde ağzın iki yanında bulunan parçalayıcı sert organ.
 Tohum yaprağı. 
Tohumun yapısındaki bitki taslağında bulunan yapraklardan her biri.
Tohumlu bitkilerin tohumlarının çimlenmesiyle oluşan embriyonun ilk yaprağı veya yaprakları, kotiledon.
Enenmiş, burulmuş, erkekliği giderilmiş.
 

7 Temmuz 2014 Pazartesi

Kuyruğu ve yelesi beyaz olan at ...

Akkanat,
Ata, atın donuna, yelesinin ve kuyruğunun rengine göre değişik isimler verilir. Atın rengine don denir.
Akkanat, Kuyruğu ve yelesi beyaz olan at.  
Ahreç, Kuyruğu ve yelesi siyah olan, beyaz ve kırmızı renkli vücuda sahip atlar.
Doru, Gövde kahverengi, yele, kuyruk ve ayakların uçları kara olan atlar.
Yağız, Kara renkli at.  (Kuzguni yağız, Donuk yağız, Kirli yağız v.b. rekler olara çeşitlenir.)
Kula, Gövde koyu sarı, yele, kuyruk ve ayakların uçları kara. 
Al, Kırmızıya çalan kestane renginde at. (kızıl-kahve).
Kır, Koyu kıllarla karışık ak kıllı atlar. 
Boz, Al don üzerine ak kıllı atlar.

Bilinen at türleri;
Arap atı,
İngiliz atı, 
Çin atı, 
Ahal Teke atı,
Midilli atı.

Erkek At'a aygır, Dişi At'a kısrak, Atın yavrusunda Tay denir. Yumurtaları alınmış ata ise Beygir denir. Erkek eşek ile dişi atın çiftleşmesiyle doğan At'a katır denir. Bu çifleşme ters olursa yani erkek at ile dişi eşek çiftleşmesiyle doğan At'a Ester denir. Genel olarak eşek ile atın birleşmesi sonucunda doğan hayvana Katır denir.

6 Temmuz 2014 Pazar

Yüz örtüsü, peçe ...

Nikap, 
Nikab, (Arapça  نقاب ).
Peçe,
Bürka, (Arapça برقع ).
Burka,
Yüz örtüsü,
Maske, Sır,
Perde, 
Yaşmak, 
Bürgü,
Vasvasa, 
Peçe,  
İng. Veil,  
Fr. Voile, 
Alm. Schleier.  
Türban,
Çarşaf, Kara çarşafın bir tamamlayıcısı, aksesuar.
Eskiden Kadınların sokakta yüzlerine örttükleri ince siyah örtü, 
Kamufle eden kıyafet, tebdil kıyafeti.
Kadını tüm kötülüklerden koruyan veya kadınlığı belirleyen örtü.

 

Hindistan ve Sri Lanka' da yaşayan bir halk ...

Tamiller,
Tamiller (Tamilar),
Hindistan'ın güneyinde bulunan Tamil Nadu eyaletinde ve Sri Lanka'nın kuzeyinde yaşayan, Tamilce dilini kullanan etnik bir gruptur. Tamiller genellikle Hindudur. Müslüman ve Hıristiyanlar azınlıktadır. 2009 yılı sayımlarına göre Tamillerin nüfus 80 milyon dolayındır.  Bunların 70 milyonu Hindistan’da yaşıyor. 10 milyondan fazlası ise Sri Lanka’da. 
Hindistan ve Sri Lanka’da yaşayan Tamiller aynı kültürleri paylaşsalar da ortak bir vatan talepleri yok.  
Yaklaşık 2 bin yıllık yazılı bir geleneğe sahip olan Tamil dili, klasik bir edebiyata kavuşan ilk Hint dili özelliğini taşıyor. Halk olarak Tamiller tarihte müzik, heykel ve mimari alanında önemli eserler verdiler. Sri Lankadaki tamillerin bağımsızlık mücadelesi olarak başlatılan 2009 yılındaki kanlı savaşta liderleri Velupillai Prabhakaran'i kaybettiler. Tamil kaplanları olarak tüm dünyaca tanındılar.

5 Temmuz 2014 Cumartesi

Karabük' ün bir ilçesi ...

Eflani,
Eskipazar, 
Karabük,(Merkez ilçe).
Ovacık, 
Safranbolu, 
Yenice,

Eflani,
İlçede hindi heykeli bir sembol olarak kullanılmıştır. Hindi üretiminde önemli bir yer almaktadır. Her yıl hindi festivali yapılır. İlçe tarihi eserler ve kalıntılar açısından zengindir. Görülmeye değer kaya mezarları, su kemerleri, türbeler, tümülüsler, höyükler ve mağaralar vardır.  Eflani ilçesine bağlı 2 belde ve 270 köy vardır.

Göl ve göletleri;
Bostancılar -Ortakçılar gölü, 
Eflani gölü,
Esencik (Kulüp Köyü),

Karabük,
Batı Karadeniz Bölgesindedir. Kastamonu, Bolu, Bartın, Çankırı ve batısında Zonguldak illeriyle komşudur. Karabük, 1927 tarihinde Zonguldak iline bağlı Safranbolu'nun Öğle beli köyünün bir mahallesidir. 1934 yılında Ankara-Zonguldak Demir yolunun (TCDD) açılmasıyla günkü istasyonun olduğu yer Karabük olarak belirlenmştir. Karabük bu şekilde coğrafi yerini  alırken Demir Çelik fabrikasının da buraya kurulmasıyla önemli bir merkez olmuştur. 


Karabük, 6 Haziran 1995 yılında, Çankırı’nın Ovacık ve Eskipazar ilçeleri ile Zonguldak’ın Eflani, Safranbolu ve Yenice ilçelerinin birleştirilmesiyle Türkiye’nin 78. ili olmuştur. Nüfusu 218500 (2009).