Translate

26 Temmuz 2009 Pazar

İstanbul' da bir kaynak suyu, memba suyu ...

Avrupa yakasında;
Kanlıkavak, Çırçır, Kestane ve Hünkar,

Anadolu yakasında;
Taşdelen, Kayışdağı, Karakulak, Ayazma, Şeker,

Su konusunda eskiden uzman tadım ustaları varmış. İstanbul'da Darphaneli Nuri Bey adlı biri varmış. Nuri Bey'in önüne sıra sıra bardaklarla değişik memba suları dizdiklerinde, bardağı ağzına götürüp küçük bir yudum alır, şıp diye o suyun ne suyu olduğunu bilirmiş. Bir gün önüne tam kırk bardak su sıralamışlar. Kırk bardağa da İstanbul'un kırk değişik suyundan koymuşlar. Nuri Bey başlamış tatmaya ve bunun ne suyu olduğunu söylemeye; "Bu Tomruk suyu... Bu, Taşdelen... Bu, Çubuklu... Bu da Yakacık..." diye. Her ne kadar Nuri Bey'in ünü bilinse de bu kadarını da kimse beklemiyormuş. Kırk değişik suyun hepsini sıralayınca, orada bulunanlardan biri kırk birinci bardak suyla gelmiş. Nuri Bey onu da tatmış, bir süre düşünmüş, sonra "Bunu bilemeyeğim", demiş biraz canı sıkkın. Meğer kırk birinci bardak su, onu denemek için orada bulunan muzip biri tarafından değişik kaynak sularından gelişigüzel harmanlanarak bardağa doldurulmuş su imiş.

Hiç yorum yok: