Translate

17 Haziran 2010 Perşembe

Çığlık isimli tablosuyla tanınmış Norveç' li ekspresyonist ressam...

Edvard Munch (1863 - 1944)
Çığlık isimli tablosuyla tanınmış Norveçli ekspresyonist ressamdır.
1863 yılında Loten’ de, Dr. Christian Munch ve Laura Cathrine’in ikinci oğulları olarak dünyaya gelmiştir. 1864 yılında aile Christiana’ya (bugün Oslo) taşınmıştır. Burada, Edvard henüz 5 yaşındayken, annesi 1868’de verem hastalığından hayata veda etmiştir. Yaşadığı acı tecrübeler iç dünyasında derin yaralar bırakırken Edvard Munch, 1879’da başladığı mühendislik eğitimini 1880’de terkederek ressam olmaya karar vermiştir. Munch, 1883’de Oslo Sonbahar Sergisi’nde ilk defa olarak resimlerini göstermiş, aynı dönemde Oslo’nun sanat ortamına da girmiştir. Munch, hayatı boyunca tüm tepkilere karşın sanat çizgisinden taviz vermeden yoluna devam etmiştir ve henüz 23 yaşındayken, 1889 yılında, Oslo’da 110 eserden oluşan ilk kişisel sergisini açmıştır.

Ruhsal ve duygusal konuları işlediği resimleriyle tanındı. Alman dışavurumculuk akımının gelimesine önemli katkıları oldu. Başlangıçta resimlerinde egemen olan içe dönük ve karamsar havanın yerini, yaşamının son yıllarına doğru yaşama sevinci almıştır.

1891 yılında Nice’de, Hayat Frizi adlı seri resimler üzerinde çalıştı. 1892 yılında Berlin’de açtığı kişisel sergi, basının ve halkın büyük tepkisini çekti ve kapatıldı. Munch’ un Hayat Frizi çalışmaları üzerine yoğunlaştığı bu döneminde çizdiği “Ses” isimli resim; sanat tarihinin başyapıtlarından birinin, “Çığlık”ın ayak sesleri gibiydi.

Hayatın Frizleri adlı serinin bir parçası olan Çığlık - Scream (1893; ilk adı ile Umutsuzluk), tablosunda Munch hayat, aşk, korku, ölüm ve melankoli gibi öğeleri işledi. Çığlık, Munch’un sanatında o zaman kadar etkili olmuş farklı konu ve üslup kaynaklarının olağanüstü bir bileşimidir. Diğer pek çok eserinde olduğu gibi bunun da birçok versiyonunu yaptı. 1994 ve 2004 Yıllarında iki versiyon çalındı, her ikisi de tekrar bulunmuştur.

Paris, Berlin gibi sanat merkezleri ile Norveç’te yaşamını sürdüren Munch, bir yandan kadın ve kadının erkeğin iç yaşantısındaki yerini irdelediği (Erkek ve Kadın/ 1898, Öpüş/ 1897, Hayat Dansı/ 1897- 99) resimlere yoğunlaşırken, diğer yandan erken kariyerinin değişmez teması olan hastalık ve ölüme de ilgi göstermiştir (Ölüm Döşeği/ 1895, Hasta Odasında Ölüm/ 1895, Ölü Anne ve Çocuk/ 1897- 99). 1937’de Nazi yönetimi, Munch’un Alman müzelerindeki çalışmalarından 82’sini ‘yoz sanat’ şeklinde nitelemiş ve çoğunu satmıştır.

Eserlerinden diğerleri;
Adam and Eve, Angustia, António Ramos Rosa, Ashes, Beso, Separaz, Girl on a Bridge, Golgotha, Madonna, Melancholy, Gelosia, Puberty, Red Virginia Creeper , Starry Night, The Kiss, the storm,vampiro, Two Women on the Shore, The Sick Child, Çığlık-Scream.

Hiç yorum yok: